"Türbanın Altında ki Kafa"
28.08.2015 Türkiye "SEÇİM HÜKUMETİ" kuruldu.
Seçim hükumeti ile ilgili bütün bilgileri medya ve sosyal medyadan zaten okuyacaksınız. Burada, unutulmasın ve arandığında kolay bulunsun diye Türkiye Cumhuriyetinde yaşanan bir ilk olan "Türbanlı Bakan" olayına değinelim...
Türkiye aslında "türban alerjisini" aşmış durumda. Türbanlı bir bakan da o kadar ilgi ve tepki çekmedi. Ama Bakanın şahsında artık "türbanın" farklı bir işlev gördüğünü de gözden kaçırmamak lazım.
Türban, AKP iktidarı döneminde türban dolayısıyla mağdur olmuş kesimlerin mağduriyetini giderirken, özellikle siyasette ve bürokrasi de yükselebilmek için "hamili kart" işlevi görmeye başladı. Bu sonuç dünün mağdurlarını, mağduriyet yaratanlar haline getirdi...
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı... Ayşen Gürcan
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı görevine getirilen Ayşen Gürcan, Türkiye'nin ilk başörtülü bakanı oldu. Burdur doğumlu olan Gürcan, İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapıyor.
Gürcan, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Baş döneminde Başbakanlık Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü görevini yürüttü.Aile ve nüfus politikaları konusunda çeşitli araştırmaları bulunan Gürcan, üç çocuk annesi.
http://tubis.ticaret.edu.tr/_Adek/CV/CV.aspx?adi=rCk5Qk/PMd6MFv/p1WlHnIT3J4vUvt+5bHREHrOQQrhCFQAMlPBKRFQ739LzadcHiouOGzub35tF072lnk+rAQ==
Sayın Bakanımız sonradan tesettüre girenlerden.. Ama ne yapsın daha önce yasaktı, yasak kalktığı için inancı gereği takıyor diyenler çıkabilir. Hiç itirazımız yok. Fakat Sayın Bakanın diğer özellikleri ile birleşince insan kiminle karşılaştık diye düşünmeden edemiyor.
Yukarıda ki linkden Ticaret Üniv. yayınlanan biyografisine bakabilirsiniz. Ona göre Sayın Bakanın, Uluslararası yayını yok, Ulusal yayını da bir tane.. Buna bakınca nasıl profesör olmuş sorusu ister istemez aklımıza geliyor. Kötü niyetimizden değil şeytan dürtüyor işte..
Ayrıca bir eğitimci, profesörün bir siyasetçiyi beğenmesi gayet normaldir ama o siyasetçiye tapacak kadar aklını kiraya vermesi ne kadar normaldir? Sayın Bakan sıkı bir Recep Tayyip Erdoğan hayranıdır. Hatta bu hayranlık o düzeydedir ki, Sayın Erdoğan'nın söylediklerinin bir kelimesine itiraz şöyle dursun bir kelime eklemek dahi gereksizdir.
Yine Sayın Bakan, bütün gıdasını zamanın Başbakanı Sayın Erdoğan'dan almaktadır.
Bu tür "aşk" ve "aşık olanları" görmek, duymak bahtiyarlığına nedense AKP iktidarında tanık olduk. Bu "aşk" ve "aşık olma" hali cinsiyette tanımamaktadır. AKP yanlılarında erkek olsun, kadın olsun, Sayın Erdoğan'a "aşık olmak", hatta "Şems" aşkından ileri yanma normal bir ruhsal durum haline gelmiştir. İlginç olmasına rağmen tüm bunları yazmak gereksiz kaçabilirdi ancak Sayın Bakanın aşağıda ki twitlerini görünce sadece türban serüveni açısından değil düşünsel açıdan da Sayın Bakanın fikirlerinin Cumhuriyetle örtüşmediğini görüyoruz.
Açık söylemek gerekirse Cumhuriyetin bütün olanaklarını kullanarak Bakan olmayı başarabilmiş bir kadın evrensel hukuk normları yerine "şeri hukuk", "şeriat düzeni" için de yanıp tutuşmaktadır.
Hatta çağımızın Vandalları, IŞİD katilleri için bile aman olumsuz bir şey düşünmeyin diye uyarı yapmaktan kendini alamamaktadır.
Bakanlığı, Sayın Bakana, vatana ve millete hayırlı olsun.